Sayfa Görüntüleme Sayısı

11 Mart 2015 Çarşamba

MESAFE

Kişisel Alanımız

Tüm insanların kendilerine ait kişisel bir alanı vardır. Kişisel alanlarımız etrafımıza oluşturduğumuz belli büyüklükteki boşluktan oluşur. Bu boşluklar kişiden kişiye değişir. Bu da yetiştiğimiz alanın sıkışıklığı veya genişliği ileilgilidir. Aynı durum hayvanlar için de geçerlidir. Evimizde beslediğimiz evcil kedimizle, Afrika'nın uzak bölgelerinde yetişmiş bir aslanın kişisel alanları da doğal olarak farklılık gösterir. 

Kişisel alanlarımıza kimleri ne kadar yaklaştıracağımız ve bu yaklaşımdan ne kadar rahatsız olacağımız ya da olmayacağımız 4 ana alana göre belirlenir. 

Mahrem Alan

Etrafımızda oluşturduğumuz 45 cm'lik görünmez daire bizim mahrem alanımızı oluşturur ve bu alanı kendi malımız olarak benimseyip, kullanırız. Bu oldukça önemli bir alandır ve sadece anne, baba, kardeş, sevgili, eş gibi duygusal olarak çok yakın bulduğumuz kişilerin bu alana girmelerine izin veriririz. Onların dışında kalan kimselerin bu alana yaklaşmaları oldukça rahatsız edici bir durumdur. Kişi bundan çok rahatsız olur. Bu onun kendini güvende hissetme sınırlarını zorlar. Bu nedenle kalabalık bir otobüste bize fazla yaklaşan kişilere tepki gösterir, bu yakınlıktan fazlaca huzursuzluk duyarız. Bir yabancının mahrem alanımıza girmiş olması fizyolojik olarak da bizi oldukça fazla rahatsız eder. Örneğin kalp daha fazla kan pompalamaya başlar, adrenalin salgımız yoğunlaşır ve olası bir "kaç veya saldır" durumuna hazırlık yapıldığından beyin ve kaslara normalden daha fazla kan gider. Eğer mahrem bölgemize girmiş olan kişiyle sohbet ediyorsak, sohbete odaklanmamız da iyice zorlaşır. 

İnsanlar normal şartlarda bir başkasının mahrem alanına ancak iki sebeple yaklaşır. Bunlardan birincisi ya çok yakın akraba veya arkadaşımızdır veya bize cinsel olarak yaklaşmaya çalışmaktadır. İkincisi de karşımızdaki kişinin bir saldırgan olması ve bize saldırmak üzere yaklaşmasıdır.

Kişisel Alan

Bu bölge kokteyllerde, ofis partilerinde, sosyal etkinliklerde ve arkadaş toplantılarında başkalarıyla aramıza koymuş olduğumuz mesafedir. Yaklaşık sınırları 30 - 75 cm arasıdır. Kişilerle çok samimi olmadıkça bu alanı kullanmayız.

Sosyal Alan

Kısa süreliğine iletişimde olmak zorunda kaldığımız kişilerle aramıza koymuş olduğumuz mesafedir. genel olarak bu kişiler bize yabancıdır. Bir sebepten dolayı onlarla birlikte olmamız gerekmiştir. Postacı, bakkal, çalıştığımız iş yerine yeni başlamış bir kişi bize ancak bu alanın müsade ettiği 120-210 cm lik mesafe kadar yaklaşabilir. Masa, sehpa vb. engellerle bu alanımızı korumaya gayret ederiz. İş görüşmelerinde en çok kullandığımız alanımız sosyal alanımızdır. 

Ortak Alan

Bu alan, kalabalık bir gruba hitap ettiğimizde ya da kalabalık bir grubun içine girdiğimizde paylaştığımız mesafemizi oluşturur. İnsanlara izin verdiğimiz yakınlık en fazla 3 metredir. Özellikle cafe, restaurant, park vs. gibi yerlerde en çok bu alanımızı kullanma ihtiyacı hissederiz. İnsanlardan en uzak mesafedeki masayı veya sandalyeyi seçme sebebimiz ise tamamen bunla ilgilidir. 

Bu alanlar beden dili konusunda önemi şöyle karşımızı çıkar. Örneğin bir yabancının mahrem bölgemize girmesi vücudumuzda fizyolojik değişikliklere neden olur. Kalp kanı daha hızlı pompalar, adrenalin salgısı yoğunlaşır ve olası bir ´kaç veya saldır´ durumuna hazırlık yapılırken beyin ve kaslara daha fazla kan gider.Bu ise kişinin konuya, sohbete odaklanamamasına yol açar, huzursuz bir hale bürünürüz. 



Günümüzde Karşılaştığımız Durumlar

-Kalabalık toplu taşıma araçlarında nefes nefese yakın bir pozisyonda seyahat ederken…
-Sokakta karşınızdakiyle diyalog halindeyken şahsın size yakınlaşıp uzaklaşarak sabit bir mesafede kalmadan konuşmasını sürdürdüğü durumlardayken…
-Karşınızdakinin size söyleyeceği şeyleri kimsenin duymasını istemediğinden dolayı kulağınıza doğru eğilmek isterken…
-Karşıdan gelen bir hapşırık veya öksürükten dolayı kötü hissedeceğiniz bir duruma maruz kalırken…
-Gideceğiniz yolunuz doğrultusunda ilerlerken karşıdan size doğru gelen kişinin garip bir ısrarla kendi yolundan gitmeyi değil de sizin yolunuzu gasp edişi sonucunda meydana gelen itişme,omuz,eldeki torba, çarpışması esnasında…
-Yine gideceğiniz yolunuz doğrultusunda ilerlerken karşıdan size doğru gelen kişinin tekrar garip bir ısrarla yanındakiyle konuşarak sizi görmezden gelip saygı göstergesi olarak yan durup geçmenize izin vermeyerek,sizin yolunuzdan çıkmanıza,kaldırımdan inmenize yada çarpışmanıza neden olduğu durumlarda…
yukarıda bahsettiğimiz kişisel alan mesafelerinin ihlali konusunun gerçekleşmiş olduğu ortaya çıkar.

Bireylerin karşısındaki insanların hareket ve özgürlük alanlarına taşmaları,alanlarını kısıtlamaları tamamiyle kişinin karşısındaki insana psikolojik baskıyla üstünlük kurma çabasından ve egoların tadmin edilme gösterisinden başka bir şey değildir.Bu durum toplumsal bir sorundur.Bireyin topluma kendini kabul ettirmesinin yanlış ve saygısızca bir yoludur.Detaylardan topladığımız veriler doğrultusunda sorunun geçmişte oluşan nedenlerine ulaşabiliriz ve soruna çözüm yolları bulmamızı kolaylaştırırız.


Kaynak: İrfan Hattatoğlu 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder