Sayfa Görüntüleme Sayısı

7 Ağustos 2013 Çarşamba

BAYRAM MI? (okuyucu hatıraları)

Sabahın erken saatleri..
Her zamankinden farklı, cıvıl cıvıl bir hava hakim sokaklarda …
Ortalık pür neşe bayram yeri …
Mahalle çocuklarının hepsi birbirinden güzel kıyafetlerini giymişler, heyecanla bayramlaşmanın tadını çıkarıyorlar ..
Bir an önce bayram gelsin diye günleri sayan çocuklar şeker, çikolata para toplamanın keyfini çıkarırken, küçücük yürekleri öylesine mutlu ki , bu özel günlerde yaşananlar her birimizde olduğu gibi onların da hafızalarından hiç mi hiç çıkmayacak, yılar sonra da hatırlanacak hep….
ESKİ BAYRAMLAR
Şöyle bir dönüyorum da eski bayramlara …
Her bayram İstanbul’da yaşayan dedem ve babaannemi ziyarete giderdik çocukluğumda …
Tüm akrabalarımızın, yakınlarımızın yaşadığı şehirdi İstanbul Çünkü…
Benim bayramlarım hiç Bursa’da geçmedi bu yüzden küçükken…
Bayramlarımızın her günü yoğun ziyaret trafiği yaşardık ailecek..
Barış Manço’nun “Radyodan bugün bayram erken kalkın çocuklar,giyelim en güzel giysileri” anonsuyla uyanırken bayramın ilk günü başucumda duran yepyeni elbiselere, rugan ayakkabılara hızla yönelir, giyinip rahmetli dedemin elini öper hatırı sayılır bir bayram harçlığını cebime koymanın keyfini çıkartırdım…
Sevgili babaanneciğim neyse ki hala hayatta…
Oyalı mendiller içine sardığı bayram hediyemi ve artı harçlığımı elime tutuştururken sevgiyle öperdi yanaklarımdan …
Şimdilerde her bayram ziyaret edemiyorum onu….
Çoğu bayram sadece telefonlar aracılık ediyor iyi dileklerimize ve canım babaannemin dualarına …
Ah gel de şimdi anma da dur eksi bayramları …
Gülümseyerek anımsadığım birçok bayram anısı daha var dağarcığımda kuşkusuz..
İlk gün dedemlere gelen ziyaretçi yoğunluğu mesela ..
Kapı zili hiç susmazdı desem yeri var …
Amca, hala, teyze derken ev dolup taşardı..
Kahkahalar, gülüşler giderilen özlemler …
Sevgiyle kucaklaşmalar …
Eh gelen herkesin elini öpen, dede torunu olarak ben de, bayram harçlığımı arttırmanın keyfini çıkartırdım sevinçle ….
Bu arada dedem bayramların ilk günlerinde evin dört bir yanını çevreleyen birbirinden güzel çiçeklerle donattığı bahçemize iner, rengarenk güller toplar getirirdi….
Bir de özenle hazırlanan bayram sofraları yok mu ….
Babaanneciğim öylesine donatırdı ki salondaki yemek masasını, tadına doyulmaz bayram mönüsü hala hatırımda …
Bayramların 2. gününü Sevgili Anneannemde geçirirdik hep ..
Maltepe Tren İstasyonu’nun hemen bir sokak arkasında oturan anneannem de özenle hazırlanırdı bayramlara .
Eeee yılda sadece iki kez Ramazan ve Kurban bayramında bir araya geliyordu dört çocuğu, torunları, damatları, gelinleri…
Ben en büyük torun olarak öncülük ederdim el öpme merasiminde diğer kuzenlerime …
Bu arada bayram harçlığım ikiye katlanırdı tabii ki…
Sonra biz tüm torunlar anneannemin meşhur geniş mi geniş arka bahçesine iner tren sesleri eşliğinde yorulmak bilmeden koşup oyar, arada bir de topladığımız paraları sayar ve neler almak istediğimizi anlatırdık birbirimize …
Hatırlıyorum da bayramların ardından Bursa’ya dönerken içimde hep aynı tarif etmekte zorlandığım bir hüzün hisseder, çocuk aklıyla keşke hep bayram olsa derdim ya..
Şimdi düşünüyorum da o zamanlar sevdiklerimden ayrılmanın yaşattığı burukluk eski bayramlarıma dair belirgin bir iz bırakmış bende ….
GÜNÜMÜZDE BAYRAM
Yıllar yıllar sonra bayramlar artık Bursa’da geçmeye başladı ..
Çoluk çocuğa karışıldı…
Artık Sevgili Kızım İklim Zeynep’in bayramları en mutlu günleri sayması ve benim gibi özel anılarda saklaması için çabalıyorum şimdi…
Dedesi onun harçlığını her bayram iki katına çıkararak ödüllendiriyor ve benim dedeciğimin yaptığı gibi çiçeklerlerle süslüyor kahvaltı masasını…
Annem canım dediği torunu için ceviz içi baklavalar, zeytinyağlı dolmalar, pasta, börekler yapıyor her bayram……
En güzel kıyafetler de onun için …
Ve birkaç akraba ve komşu ziyareti ile yaşatmaya çalışıyoruz geleneklerimizi…
Ama ne kadar da eskisi gibi hissetmeye çabalayıp, mutlu geçirmeye çalışsak da bu özel günleri eski tadı kalmadı bayramların…
Yürekten bayramlaşmalara hasret kaldık dersek yeri var …
Umarım seneler sonra bizim çocuklarımız da bizler gibi hatırlarında kalan mutlu bayram günlerini yad edip, özlemle anmak zorunda kalmazlar….
Herkesin bu özel zaman dilimleri ile ilgili güzel anılarının var olması dileği ile
Sağlıklı, mutlu, bereketli nice bayramlara …….
                                                                                                        Pınar Yeniay


Bayrama şurda birkaç gün kaldı arkadaşlar.Geldi geliyor derken ramazan ayını uğurluyoruz bile.
Nerde o eski bayramların tadı dedirtecek kadar yozlaşan manevi değerlerimizden artık bana göre kalanları yaşatmaya çalışıyoruz.Yitip giden o eski bayramların tadını acaba neler alıp götürdü bizden acaba???
teknolojinin hayata kattığı artıları olduğu kadar götürmüş olduğu bir çok değerler var bana göre.Hatırlarım da o soğuk kış günlerinde elektrik kesilmesine bile sevinirdik çünkü gürül gürül yanan o sobanın çevresinde ailece oturur annemizin bize anlattığı masalları dinler kendi aramızda oyunlar oynardık İnsanlar birbirlerine gidip gelirler sohbetleri keyif verici saatler geçirirdik.Ya o bayram zamanları...Bayram için alınan giysilerimizi giymek için sabaha kadar uyumayan o küçük yürekler.

İnsanlar şimdi bayramı sadece tatil olarak görüyorlar zaten bayram zamanlarıda evde olmamak için tatili tercih edenler bayramlaşmaya çıkmayıp kendini teknolojiye hapsedenler az sayıda mı?

Bayramlardan bahsetmişken şöylee bir geçmişe gitsek şimdi ne dersiniz arkadaşlar

Herkesin belki de unutamadığı bir bayram hatırası vardır yada aklında kalan farklı tatlar anılar bayramla ilgili paylaşmak istediği...

Benim bir bayram anımdan bahsetmek istiyorum mesela..Yine sabaha kadar uyumadığım bir bayram günü (Bayramlığımı giyme heyecanı var tabi) kolumuzda çantamız şeker toplamaya çıkmıştık mahalleden diğer çocuklarla Eskiden böyleydi toplanır önce herkes birbirinin bayramlığına bakar sonra ne kadar şeker toplamış ona bakardık hele çantasında çikolata olan varsa çok şanslı sayılırdı çikolata ikram eden diğer şeker ikram edenlere göre daha zengin görülürdü ve alan çocukta daha şanslı

Bir baram günü yine şeker toplamaya çıkmıştık arkadaşlarla ve mahalleliyi ziyaret edip bayramlarını kutlayıp aldığımız şekerleri çantamza koyuyorduk.Ve bir evin daha kapısını çaldık daha bayramınız kutlu olsun demeye kalmadan kadın öyle bir sinirli hareketle yok şeker defolun gidin diye bağırıp kapıyı yüzümüze çarpmıştı...Yıllar geçti ne kadının yüzünü unuttum nede o küçük yüreğimin yüreğimizin paramparça olduğu anı..Sorun şeker değildi aslında o küçük yürekleri kırmaktı incitmekti..ve bunuda başardı..

O gün bu gündür hiç bir çocuğu boş geri çevirmem kapımdan o küçük gülen gözlerle kapımdan ayrıldıklarında dünyalar benim olur..Bayram zaten en başta çocukların değilmidir? Onlarsız bayramın tadı mı olur? Hiçbir küçük yüreği kimse incitmesin kırmasınlar o melekleri hele ki bayramda sakın olaki onların yüreğindeki umutları söndürmeyin asla bitirmeyin...


                                                                           Ali Canyurt
 

Çocukluğumu hatırladım... Şeker toplamak için komşu çocuklarıyla gidipte arkada kalıp, kaybolduğum günü Mahalle sakinlerinin ''annenin adı ne, babanın adı ne'' diye sordukları ve benim ise hıçkırmaktan, zırlamaktan cevap veremediğim günü, kolumu tutupta mahallenin camiisinden anons yaptırmaya götürdükleri günü Küçük kardeşimi görüpte, sahibini kaybedip bulan sokak köpekleri gibi sevindiğim günü Ve o günden sonra şeker toplamamaya yemin ettiğim günü....
Çocukları fazla başı boş bırakmamak gibi çok fazla el bebek gül bebek, narin büyütmemekte lazım. Yoksa benim gibi 5 sokak ötede kaybolup, kendisinden küçük kardeşinin onu gelip bulmasını, eve götürmesini beklerler O gün ağlamaktan nefesim kesilmişti, saatler sonrasında bile hıçkırıyordum. şimdi ise o günü hatırladım kahkahadan nefesim kesiliyor.


                                                                                       Edip Sondur









 

Ismim Gulenay Amerika'da yasiyorum. Bu ucuncu yilim olacak ailemden ayri bayram geciriyorum. Her bayram oncesi bayram sancim ve bayram sabahi hatiralarim gunler oncesi beliriyor hayalimde hep. Ozellikle hamileligimin ilk donemlerini gecirdigim su gunlerde yalnizlik hissim, muhtacligim arttikca sancim, ozlemim herseye ve herkese iyice cogaliyor
Yine bayram geliyor ,yine yalniz, yine sicacik hayaller ve gozyasi ile ben:( Evlenmeden onceleri hatirliyorumda babam erkenden sabah namazina giderdi, annem zorla beni ve erkek kardesimi kaldirmaya calisirdi yataktan. Berekettir, bayramin ozelligidir derdi. Bes dakika ondakika daha derken babam gelmeden once kalkardik. Mutfaga bir girerdikki soguk havada ocakta demlenen cayin buhari odayi sicacik yapmis. Annecigimin sicacik gozlemeleri cesit cesir hazirlanmis. Patlicanli,peynirli,patatesli herbiri tazecik enfes gorunumlu. Ocakta kaynayan yumurta Turkiye'nin o zengin cesit peynirleri ,lezzetli domateslerinin oldugu,has zeytinyaginin icinde kekikli zeytinleri ile piril piril bir sofra beklerdi bizi,kendimize getiridi o sicacik sofra bizi. Annecigim operdi bizi iyi bayramlar diye. Esas bayram tebrigimiz kahvalti sonrasi baslardi. Biz hazir beklerdik ,babam geldigi zaman otururduk sofraya. Allahim ne guzeldi o kahvaltimiz eglenceli,mutlu,yeni bir bayrami kucaklamanin heyecani,giyilecek kiyafetler,opulecek eller, alincak harcliklarin hesabi. Ne guzel bir ailem vardi benim. Ne sicak ne mutuydu.:(Kahvalti ettikten sonra hemen yeni kiyafetlerimizi giyme telasi sarardi bizi ,cunku babamla bayramlasip en guzel harcligi alacaktik.:) Kardesimle hesaplar yapardik kac paramiz olucak diye.:)cocukluk iste. Once babamla sonra annemle bayramlasirdik ellerini operdik. Babam bize harciligimiz veriridi Bizde bir sevinc bir nese:) bir de bakardik siraya annemde girmis onlarda bayramlaslardi, espriler arasinda annemde alirdi bayram harcligini. Her defasinda da aman derdi cocuklarina cok bana az. Her sene klasik gulerdik bu muhabbet ortamina. Zevkliydi iste.
Simdi burada bayrami bile anlamazken,esimle yalnizca geciriyoruz. Ben buradayim kardesim baska bir ulkede yasiyor. Annem ve babam yapayalniz kaldilar. Hep diyorum ki simdi kim opecek o elleri,kime evladim diyecekler,evlatlari olmaksizin neyin heyecanini yasayacaklar. Annecim her bayram sabahi ogutler veririken bana anlarimki sikar kendini aglamamak icin ,ama ben basladimmi aglamya ses gider telefondan.anne anne derimde ses gelmez birkac hickirik sesinden baska, Bayrammi gelen ,yoksa gozyasi ile uyandigim sabahlar mi bilemiyorum arkadaslar. Bu satirlari sizlere yazarken bile agliyorum. Aslinda ne kadarda basit gorunen su anlattiklarim benim icin ne kadar kiymetli bilemzsiniz. Insan zeytinyaginin kokusunu ozler mi? ozlermis iste.Bu ve buna benzer her basit sey benim icn kiymetli. O tadlari hic alamiyorum artik. Cok hasretim o gunlere. Hele su gunlerde annemin yoklugu,bana yaptigi o guzelim yemekleri,borekleri,o meshur gozlemeleri okadar ozledimki. Insallah birgun buradan gitme zamanimiz geldiginde tekrar yasamak dilegiyle o bayramlari ,bir kez daha ve insallah gelecek bebegimle ve daha kalabalik olacak ailemle....
 
                                                                                  Gülenay hnm.
 
 
 
Okuyucularımdan gelen bu tatlı bayram hatıralarına teşekkürler; üzgünüm hepsini yayınlıyamıyorum.Benimse bayram için söyleyecek bir sözüm var da yok.İçimden gelmiyor. Geleceğimiz için çok endişeliyim.Ayrıca insanların kendi aralarında birbirlerine göstermiş oldukları küstahlıkları da yeterince canımı sıkıyor.Belki ilerde bir gün bir yerde bayramla ilgili düşünce ve anılarımı sizlerle paylaşırım.Bazı şeyler artık eskisi gibi tad vermeyecek; sanki eskiden yaşama sebebimiz olan güzelliklerin tümü bir Şirket-i Hayriye vapuruyla uzaklaşıp bizi terk etti.Neden terk edildiğimizi kime sorarız bilemiyorum ama ''kabullenme'' duyumuzu geliştirmemiz gerektiğini düşünüyorum.Ne kötü hal içerisindeysek; hiç bir şeyi ''kabul etmeme'' yada ''kabul edememe'' mizden dolayı olduğunu düşünüyorum.Sanırım bu zamanda herkes kuru kuru ''İyi Bayramlar'' la yetinecek. ''İyi Bayramlar.''
 
 














BURAK KIRMIZITUNA VİDEOLARI İÇİN TIKLA:


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder