Sayfa Görüntüleme Sayısı

27 Mayıs 2013 Pazartesi

BİZLERİN (erkeklerin) YATAKTA YAPTIKLARI HATALAR. buyrun bakalım ;)


Yapılan araştırmalar gösteriyormuş ki, erkeklerin yatakta yaptığı hatalar partnerlerinin cinsellikten soğumasına dahi sebep olabiliyormuş. e bizim (erkeklerin) tam ereksiyon anında ağzı kokan bir bayanı öpmek gibi bir riski yok mu? buyrun bakalım ;
1-Ön Sevişmeyi İhmal Etmek
Erkeklerin ön sevişme yapmadan direkt cinsel ilişki yaşamak istemelerinin kadınlar için büyük bir problem olmaya devam ettiğini ve bunun erkeklerin yatakta yaptıkları hataların en başında geldiğinin altını çizen CİSED Onursal Başkanı Dr. Cem Keçe, “Ön sevişme yaşayamayan kadınların, boşalma ve orgazm süreleri uzuyor ve kendilerinden önce boşalan partnerlerinin kendilerini kötü hissetmemeleri için orgazm taklidi yapmaya mecbur kalıyorlar ve zamanla direkt olaya giren erkeklerden nefret etmeye başlıyorlar. Eğer erkek bir kadının gönlünü fethetmek istiyorsa onu harekete geçirecek ön oyunları ilişkisine dâhil etmeyi öğrenmelidir” diyor.
(diyor demesine de ; bu duruma ; erkeğin o sabırsız hale gelmesine neden cilve-naz yapıp istediğinde onunla beraber olan,istediğinde olmayan hatunlar olamaz mı? ya şu ''orgazm taklidine'' de çok gülüyorum;sevişme esnasında ve sona yaklaşırken taklit yapan bir insanla sevişiyorsun.boşalma sorunu yaşayan tiyatrocu bir bayanın işi daha kolay o zaman ;) insanın ''ya bir de şeyi yapsana; şu vasfiye teyze vardı ya (yalan dünya) '' diyesi gelmez mi? unutmayalım ki kadın yatakta karşısından ne bekliyorsa erkekte aynı karşılığı bekliyor.).. oyuna gelince ; ben sevişme öncesi körebe oynadığımı hatırlıyorum.ama gözlerim kapalı olduğu için çıplak balkona çıkınca bu oyundan vazgeçtim :)) nasıl hoşunuza gitti şaka şaka manyak mıyım ben :)))
2-Sadece Penisiyle Kadının Boşalacağını Veya Orgazma Ulaştıracağını Düşünmek
 CİSED Genel Psikiyatri Uzmanı Yrd. Başkanı. Dr. Cebrail Kısa; ” Kadınların boşlaması klitorisleriyle olur. Vajina erkeğe zevk veren bir organdır, sanılanın aksine kadın vajinal uyarılarla değil daha çok klitoral uyarılarla boşalır. Penis-vajina birlikteliği kadının erkekle geçici olarak bütünleşmesi, ruh ve beden birlikteliği sağlaması açısından orgazm için önemlidir. Ayrıca sanılanın aksine kadınlar cinsel ilişki öncesi ya da sırasında dışarıdan gelecek olan uyarıcılar eşliğinde zevk alırlar. Bu nedenle, ilişki sırasında da, erkek partnerini bu dokunuşlardan mahrum bırakmamalıdır” diyor.
(diyor demesine de ; duymuyor muyuz ; partnerinin göğsünde uyuya kalan yada bazı malzemelerle birbirinin canını yakarak ''dokunmanın'' hakkını veren erkeklerin olduğunu. bak burda hak yemişler.)
3-Sevişirken Farklı Şeylerle Uğraşmak
bir bayan arkadaş şöyle demeç vermiş : “Genellikle yatak odası dışında sevişeceksek, bu oturma odası oluyor. Bir an içimizden gelip heyecanla sevişmeye başlıyoruz. Yani o da gayet istekli aslında ama bir bakıyorum benimle sevişirken TV izliyor ya da sehpada duran gazeteyi okuyor. Kendimi bir araçmış gibi hissediyorum. Nasıl bu kadar kaba ve hissiz olabiliyor? Deli olmamak elde değil…” Yatak odası dışında cinsel birleşme gerçekleştirildiği zaman erkeklerin yanlarında duran gazeteye, TV programlarına, bir filme ya da dışarıya odaklanabildiklerinin altını çizen CİSED Genel Başkan Yardımcısı Uzmanı Psikolog Yasemin Yıldız, “Bu nedenle, romantik bir an yaşayamıyorlar. Bu durum kadınların kendilerini kötü hissetmelerine neden olurken, bu tip erkekleri kaba ve hissiz bulmalarına yol açıyor. Hem sevişmek isteyip hem de ilgisiz olmak seksin anahtarı değildir. Bu nedenle erkek kadını önemsediğini ve istediğini fark ettirmelidir” diyor.
(diyor demesine de ; sevgili bayanlar bizde sizlerden bir çoğunun sevişme esnasında örgü ördüğünü,çekirdek yediğini biliyoruz. a lütfen ; iki cinsin birbirini idare etmesi lazım.ayrıca bir çoğunuz boşalma esnasında büründüğümüz (erkeklerin) surat ifadesine gülüyor.yazık değil mi,gücüne gitmez mi insanın )
4-Yatakta Hep Patron Olmayı İstemek
“Cinsel ilişki boyunca ‘Yüz üstü yat!’, ‘Sırtını dön!, ‘Kalk!’, ‘ Hayır, öyle değil böyle…’ diye yönlendirmelere maruz kalmaktan bıktım. Onun direktiflerine mi kulak vereceğim yoksa yaptığım işe mi konsantre olacağım. Hem ben her zaman karşılıksız ve emrivaki seks oyunları oynamak zorunda mıyım? Kendini patron ilan etmesini çok seviyor…”diyen bayan arkadaşımızın açıklamasına CİSED Genel Sekreteri Psikolog Serap Güngör ; “Kadınlar cinsel ilişki sırasında sürekli olarak yönlendirilmeye maruz kalmaktan rahatsız olurlar ve içlerinden gelmedikleri sürece karşılıksız ve emrivaki seks oyunları oynamak istemezler. Erkek herhangi bir fantezi ya da seks oyunu gerçekleştirmeli, çok fazla emir vermekten kaçınmalıdır. Erkeklerin en büyük yönlendirmesi olan oral seks, sürekli olarak tek taraflı yapılıyorsa, diğer bir değişle artık görev olduysa, bu kalıptan bir an önce çıkılmalıdır”.diye açıklama getiriyor.
( e diyor demesine de ; bayan partner işini bilse(erkeğini memnun etmeyi) bu yönlendirmeye gerek kalır mı. o zaman ne yapmak lazım,karşınızdaki partnerin yatakta neyi sevdiğine çok dikkat etmek lazım.ve ayrıca kimi hatun'da yönlendirilmeyi sever;erkeğin hükmetmesini....erkeğe oyun geliştirilmesi bırakılırsa oraya ya bilardo masası kurdurur yada okey masası. uygun koşullar dahilinde her iki tarafta tabi birbirine oral seks yaptırabilir.bahçıvan makası ve uçuk ilacına gerek kalmayacağına çok emin olmak gerekir yanlız...)
5-Aceleci Olmak
 CİSED Yönetim Kurulu Üyesi Psikolog Kemal Özcan; “Kadınların çoğu erkeklerin aceleci olmasından şikâyetçidir. Çünkü kadınlar penis-vajina birlikteliği yerine dokunmanın verdiği hazdan daha çok haz duyarlar. Bu nedenle ilişkinin başlarında verilen ilgiyi devam ettirmek ve cinsel ilişkiyi doya doya yaşamak olması gereken en doğru eylemdir” diyor.
(diyor demesine de ; adama iş yerinde patronu-müdürü her neyse bütün gün fırça manyağı yapmış yada daha önceki gün partneri adamı o gördüğü elbiseyi almadı diye şamaroğlanına çevirmiş.adamcağız haliyle stresini bir an önce atıp rahatlamak istiyor tabi.siz de anlayışlı olun canım biraz)
6-Çok Konuşmak Ya Da Susmak
yine dertli bayan arkadaş şöyle devam ediyor;“Biraz sert ilişki yaşıyoruz. Bu hoşuma gidiyor fakat bazen açık seçik konuşma esnasında doğru kelimeleri seçemiyor. Şaşırıp kalıyorum ve çok kırılıyorum…” Erkeklerin bazen seks yaparken açık seçik konuşma fantezisini uygulamak istediklerini söyleyen CİSED Yönetim Kurulu Üyesi Psikolog Gülüm Bacanak, “Ancak bunu yaparken doğru kelimeleri seçmeli ve partnerlerini incitmemelidirler. Ayrıca sevişme esnasında üçüncü şahıslardan ya da günlük hayattan konuşmamaları veya çok sessiz kalmamaları da gerekir. Bu nedenle erkek orta yolu bulmalı, ne kendini kapatmalı ne de duyguları çok fazla dışa vuracak davranışlar sergilememelidir”.
(dedin demesine de ; ya kim konuşur zaten o işi yaparken su faturasından,kurtlar vadisinden... bir erkeğin sevişirken ''aptal'' ''salak'' ''hayvan'' ''pis seni'' ''gerizakalı'' gibi kelimeler kullanacağı beklenemez partnerine....ama sevişirkende ''yavru kuşum'' ''gülüm'' ''kır çiçeğim'' denmez ki kadına , gülesi gelir insanın.)
7-Partnerine Kendini İspat Etmeye Çalışmak
kadıncağız diyor ki :“Cinsel ilişki yaşarken, ‘Böyle nasıl?’, ‘Bu iyi mi?’, ’20 dakikadır sevişiyoruz ve hâlâ yorulmadım ?’, ‘Ne kadar güçlüyüm değil mi?’ gibi bir sürü soru soruyor. Ben cevaplamaktan yoruluyorum ama o sormaktan yorulmuyor. Zaten birlikteyiz ve yatakta nasıl olduğunu biliyorum. Yine de, bana kendini kanıtlamaya çalışıyor…” Erkeğin yatakta partneriyle geçirdiği anlarda sadece kendisinin performans gösterdiğini düşünmemesinin gerektiğini belirten CİSED Onursal Başkanı Dr. Cem Keçe, “Seks iki kişilik bir oyundur. Ayrıca erkeğin kendini ispat etmeye çalışması ve çaresizce geri bildirim almak istemesi zamanla kadını seksten soğutabilir. Çünkü kadının böyle bir erkeğe zamanla saygısı azalır. Bu nedenle erkek performansıyla ilgili güzel sözler duymak için girişimde bulunmamalı, bunu partnerinin tercihine bırakmalıdır”.diyor
(diyor demesine ama ; oooo o adam zaten sevişmiyormuş ki kavga ediyormuş.yatak ring değildir ki. onu işinde çok ezmişler herhalde yazık pof poflanmak istiyor evladım.  bence de bayan partner kendiliğinden erkeğine iltifat etmeli ;  '' of o ne be'' falan gibi..)
8-Kadınların Hep Sertlikten Hoşlandıklarını Düşünmek
 CİSED Genel Psikiyatri Uzmanı Yrd. Başkanı. Dr. Cebrail Kısa; ” Seksi aynı müzik gibi ritimlerden oluşur ve ruh haline göre ritminde değişiklik yapılması gerekir. Bu nedenle erkek yeri geldiğinde ve partneri de istiyorsa sert olmalı, ancak kadınların sertlikten ziyade romantizmden hoşlandığını aklından çıkartmamalıdır”.diyor.
(diyor demesine de ; erkek gün içinde yaşadıklarının acısını yatakta çıkarıyorsa o kötü işte..bir de müzik anlayışı hard rock-heavy metal filansa o ritim off... vah vah içim buruldu şimdi)
9-Prezervatif Kullanmayı Reddetmek
 CİSED Genel Sekreteri Psikolog Serap Güngör; “Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan ve istenmeyen gebeliklerden korunmanın tek yolu prezervatiftir. Ayrıca kadın hamile kalmaktan korktuğunda kendini sekse veremez ve yaşan birliktelikten erkekte haz alamaz. Bu nedenle prezervatifin kullanılıp kullanılmaması konusunda erkek kadının tercihine saygı duymalıdır”.diyor.
(diyor demesine de ; empati yapın ne olur; organınızda kavuçuk bir torbayla zevk almaya çalışıyorsunuz.bir de bayanlar için de kötü; bazen prezarvatif uygun ölçüde kullanılmayınca kendiliğinden çıkıp vajinanın içinde de kalabiliyor. sonra ara ki bulasın. bakıyorsun bakıyorsun karanlık göremiyorsun)
10-Sevişmenin Hemen Arkasından Uyumak
 Hemen hemen her kadının cinsel ilişkiden sonra erkeğin kendisine sarılmasını, bir süre yan yana uzanmayı, romantik anlar geçirilmesini ve hoş sohbet edilmesini beklediğinin altını çizen Dr. Cem Keçe, “Bu nedenle, erkek seks sonrası hemen yataktan kalkmamalı, uyumamalı veya sırtını dönerek başka bir işle ilgilenmemelidir. Cinsel ilişki sonrası sırtını dönüp uyumak, kadınlarca içgüdüsel olarak farklı değerlendirilir ve çok kırıcı eylem olarak algılanır”.diyor.
(diyor demesine amma ; ne bekleniliyor bu safhada bir ödül töreni falan mı? her iki tarafta dili dışarda gözler tavanda garip bir meditasyon hali alıyor zaten. evet mesela orgazm olduktan sonra partnerine ''bir daha ne zaman yapacağız'' diye sorulabilir.  bir de yaşadığınız orgazmın tamamlayıcısı, o zevkin sonunda aynı zevki bir daha yaşatan (aynı cola içtikten sonra geğirip aynı tadı defalarca ağzında hissediyor olmak gibi) vazgeçilmez bir ürün var : ''sigara''.  noktayı da partnerinizin kollarında sigara dumanını havaya üfleyerek koyabilirsiniz.)

NOT: yukarıda şikayetlerini dile getiren ablanın da karşısına çıkıcak adama allah sabır versin.işi zor. ağzınla ....... tutsan nafile memnun edemezsin.

 
 
 

13 Mayıs 2013 Pazartesi

BİTİŞE GİDEN YOLDAYIZ




''Bize Bağışlanan Güzelliklerin İnsanlar Tarafından Sona Erdirilmesi Öyle Üzücü Ki, Bu Güzelliklerin Bitmesini Neden İster İnsanoğlu ?, Neden Yaşamın Keyfini İyi Niyet Ve Mutlulukla Çıkarmaz ? , Neden Yetinmez ?, Neden Boş Sevdaların Peşine Düşer ?....'' aklım başıma geldiği yaşlarımdan beri süre gelmekte bu sorulara cevap arayışım. Kırk üç yaşındayım hala bulamadım, geçerli bir sebep duyamadım.
Bizler hep sıkıntılarımızdan kaçmak için geçmişimizdeki güzel şeylere sığınırız. Ama artık güzel şeyler çok nadir karşımıza çıktığı için hep aynı eski şeylerle kafamızı dağıtıp onlarla dertleşiyoruz. Polyanna'cılık oynamak kolay. Üç maymunu da öyle. Fakat bu neyi değiştirir ki kötü şeylerin sonunu mu getirir ? yoksa duymamaya yada görmemeye çalışmak bir daha olaylarla karşılaşmayacağınızın garatisi midir? Biz şunun farkında değiliz; güzel şeyler geride kaldı artık. Bunu da insanlık yaptı. Bir şeyi zombileştirip diriltmeye çalışmak ve ölü bir şekildeyken ona yaşıyormuş gibi davranmak saçmalık bence. Eskilerin başarılarıyla, güzellikleriyle ancak gurur duyabiliriz, onların o güzelliklerinin arkasına sığınamayız. Bu yetersizliğimizi ve o güzellikleri devam ettiremediğimizi gösterir. Bütün bu eskiyi arayış, eskiye dönme arzusu, güzel şeylerin geride kalmasından ve şimdi o yaşam kalitesini ve o değerleri bulamamızdan kaynaklanıyor. (işin ticari boyutu ve farklı beklentiler içinde olma durumları da olabilir.)
Şu yaşadığımız dönemde etrafa bakın; insanlar birbirlerine güvenebileceklerini düşünmüyorlar, işinizi yürütebileceğiniz düzgün işleyen bir akış yok, insanlar ne bir fikre saygı duyuyor,ne birbirlerine değer veriyorlar. En kötüsü de ‘’Saygısızlık’’ Birbirlerini yok sayıyorlar. Mücadeleler, kurallar,entrikalar, haberlerde verilen kaos görüntüleri, çirkinlikler, insanların davranış ve zihniyet bozuklukları, insanların çömlek-kerpiç evlerinden gelip büyük şehirlerde apartmanlarda yaşamaya çalışıyor olması, köylü kurnazlıkları, düzensizlikler, karakollarda biten uyum sorunlarının yaşanması, şehirlerde günlük işleyen düzenin yanlışlarla dolu olması,(bir hastanede yaşanan absürd durumlar, işinizin uzamasına neden olan prosüdür hataları gibi) bir sürü çözülmeyi bekleyen sorun, sorun, sorun. Bunlardan kaçarak, görmezden gelerek ve de eski zamanları durmadan yad ederek çözüme ulaşamayız. Bir sorun varsa ve gerçekse (göz önünde herkes görüp sıkıntısını yaşıyorsa) konuşup dile getirip çözüm yolu bulmaktan başka bir şansımızın olmaması gerekir. Bunu ‘’yapamıyor olmak’’ olabilir mi ?  ‘’Yapmayı istememek’’ midir yoksa düzelmemenin altındaki neden.
İnsan çıkışlı bir sürü yanlışı eğitime bağlıyoruz bence eğitimle falan da alakası yok bunun. Garip bir şey ya. Anlatılmaz. Bu içde,yürekde biten bir şey. Özeti; ''Nasıl bilirdiniz ?'' diye sorarlar ya, işte ''İyi bilirdik'' cevabını  alabileceğimiz insanlar olmalı çok fazla etrafta. Buna çok çok ihtiyacımız var. İyi niyetli, kalbi temiz, iyi insanlara… İnsanların acıma duygusu olmalı, dışa dönük, yardım sever, girişken olmalı. Etrafınıza bakın günümüzde bu saydıklarım gibi kaç insan göreceksiniz. Çıkarların her zaman öncelikli olduğu ve senin mutsuzluğun benim mutluluğum zihniyetinden başka bir şey  göremiyorum diyaloglarda, tavırlarda. Herkes yalnız, içine kapanık.
Eeee ne kaldı güzel olan. Varsa bir annemizin sıcak eli, bir de sevgilimizin, eşimizin desteği... Onlar da bireysel, içte kalan güzellikler. İyi tabii ki ama yetersiz. Öyle çok yanlış ve kargaşa var ki bu iki-üç güzellik çerez kalıyor onların yanında; kapatamıyor o çirkinlikleri.
Bu kadar kötü giden bir döngü olamaz ki, en sonunda daha da kötüye giderek yok olur biter. Peki kimse bunu görmez mi? Her şey'in iyi olması için gayret göstermez mi? Çünkü bir yerden sonra ''hayat'' sadece sizin olmaktan çıkıyor, yaşadığınız toplum içerisinde mutlaka ucu size de dokunan, sizi etkileyen şeylerle dolmaya başlıyor sonra herkes otomatikman sorun'un bir parçası haline geliyor ister istemez.
Düzelmek için öyle çok büyük bir gayrete ihtiyacımız var ki; nerden başlanılır bilemiyorum. Bana sorarsanız bireysel olarak düzelmeye başlamak her zaman akıllıca bir çıkış yolu olur. ‘’Şapkanı önüne koyup bir düşün’’ derler ya, herkes kendine bakıp torpilsiz bir öz eleştiri yapıp düşünmeli. Kalplerin yumuşaması ve insanların başta kendisini sonra başkalarını karşılık beklemeden sevmeye başlıyor olması bir umut olabilir insanlığa diye düşünüyorum. Biz dinazorlar gibi yok olmayacağız, bu gidişle insanlık kendi kendini bitirecek. (bütün dünyadan bahsediyorum) İnsanlar yok etmeye doğayla başladılar sonra birbirlerine yöneldiler ve sonunda dünya ota-böceğe kalacak herhalde.

Bir kötülüğün cezası yine onun gibi bir kötülüktür, ama kim affeder, barışı sağlar, bağışlarsa onun mükafatı Allah'a aittir Şüphesiz ki Allah, zalimleri sevmez 

''KURAN-I KERİM & ŞÛRÂ Suresi Âyet - 40’’







BURAK KIRMIZITUNA VİDEOLARI İÇİN TIKLA
http://www.dailymotion.com/tr/relevance/search/burak+k%C4%B1rm%C4%B1z%C4%B1tuna/1






9 Mayıs 2013 Perşembe

ORDAN BURDAN MANZARALAR



kadıköy iskelesinin üst katında bulunan ''deniz atı'' restaurantına doğru yola çıktık.arabada konu açıldı ordan burdan... tonmaister mehmet ; ''abi geçen eminönü iskelesinde arkadaşı bekliyorum akbil makinalarının yakınında duruyorum'' diye anlatmaya başladı. ''gelen kartını değdiriyor,makina bozuk para kabul edemeyeceğini ağırlık yaptığını falan söylüyor.bazen ''lütfen kartınızı okuyucu kısmına iyice oturtun'' diyor.her neyse bir kaç kişiden sonra bir tane hanım teyze geldi makinaya baktı baktı elindeki kartı para sokulan kısma falan sokmaya çalıştı.girmedi.ordan aldı makinanın üst kısmına toz alır hareketiyle sürttü.makina şaşkın,makinada ses yok.makinanın bozukluk para gelen kısmına parmağını soktu parmakladı olmadı.ağır hareketlerle döndü limon yemiş bir edayla ''evladım şunu nasıl dolduracağım'' diye ortalığa diğer bekleyenlerin suratına doğru patlattı soruyu.herkes kıpırdandı,tedirgin oldu,herkes birbirine baktı.zayıf genç bir arkadaş çatlak ergenyus sesiyle ''valla teyzecim bilmiyorum'' dedi.diğerleride hiç kullanmamış tavırlarıyla birbirine bakıyordu.o esnada yanımdaki turnikeden uzun boylu hoş bir bayan avuçlarının içindeki kartı hızlıca turnikenin kart okuma kısmına değdirdi ve turnikeden geçmek için turnikeyi itti.turnikeden azarlayıcı yüksek bir ses geldi: YETERSİZ BAKİYE. hatun bir kızardı,o uzun boylu hatun 1.50 oldu.akbil makinasına doğru gelirken ''şunların sesini kapatamazlar mı?'' diye söyleniyordu.makinanın önünde durdu baktı baktı.elindeki bozuklukları,makinanın iade bozuk para kanalına doldurmaya çalıştı :) makina boğuluyordu geri tükürdü bozuklukları ..... al işte beklediğimiz soru geliyor.bekleyenler anladı,hatuna bakan kafalar havalara,ters yöne,cep telefonlarına falan çevrildi.yine o ağlak surat ifadesiyle ''afedersiniz şu nasıl dolduruluyor''sorusu ortaya geldi.ses yok.aynı soru bir daha soruldu.başka bir hatun ''orda görevliler var isterseniz onlardan yardım alın'' dedi. ulan bu memlekette kim kullanıyor akbili,sanki kullanmak suçmuş gibi herkes reddediyor akbili.akbil kullanmak statü düşüklüğü ifadesi olmuş toplum içinde. artık dayanamadım bir akbil müdavimi olarak gittim hatunun yanına gösterdim.ama sonrasında fazla oralarda durmadım çünkü bu iş  görev olarak üstüme kalabilirdi ve ben deniz işletmelerinde bir anda işe başlayabilirdim''
gülüştük.bütün gün sokaklarda dolaşılsa bir tiyatro oyunu yapacak kadar malzeme çıkardı valla.
aysuda da bir şeyler varmış ''hey millet'' diye başladı.
''benide şu trafik ışıkları deli ediyor.20 dakika taşıtlara 10 saniye yayalara yanan ışıklar...geçen ışıklarda bekliyorum.acelem var 5 dakika olmuş daha ışığın keyfi gelmemiş dikiliyoruz ışığın yanında.boşluk kolluyoruz trafikte,geçmek için bir-iki adım öne çıkanlar,yola fırlayıp dili dışarda geri dönenler, yeter ulan bitsin bu işkence değip ezilme pahasına karşı kaldırıma doğru koşanlar falan.ben de fırsat kollarken o esnada trafik ışığından gelen ses ''KARŞIYA GEÇMEK İÇİN LÜTFEN BEKLEYİNİZ'' yanımdaki amcayı bir irkiltti,adamcağız kafayı kaldırıp trafik lambasını süzdü sonra bana baktı.ben de gülmemek için zor tuttum kendimi,ben değildim gibilerinden kafa salladım.bu uyarı milleti delirtti sanki; birileri arkadan amcayla bana bir yüklendi kendimizi yolun ortasında karşıya geçerken bulduk.karşı taraftan gelen yayalarla çarpıştık itiştik.çok eğlenceliydi valla.
ah yavrum benim....kedi canı seni.maşallah sana,nasılda anlatır heyecanlı,heyecanlı.
 bende de bir şeyler var, kısa ama ; ATM'nin telefonundan ''anne-anne'' diye seslenen çocuk.o telefonlar hariciye açıldı mı arkadaşlar? ücreti hesabınızdan falan kesiliyor herhalde :))))acil para lazım çekmeye gidiyorsunuz,öndeki adam memleketle konuşuyor ''ha tamam kıllı koyun peyniri ha başka......ya da çocuk atm telinden anne diye seslendi ya çıkan dijital kadın sesi bunu dinlemeden konuşuyor ya ..... pu ha haaaa....



BURAK KIRMIZITUNA VİDEOLARI İÇİN TIKLA

7 Mayıs 2013 Salı

’’GÜÇ YANLIZLIK İSTER,ZİRVE TEK KİŞİLİKTİR’’


’’GÜÇ YANLIZLIK İSTER,ZİRVE TEK KİŞİLİKTİR’’ DİYEN

BİR MÜZİK SEVDALISI BURAK KIRMIZITUNA ''EXPERİENCE'' İLE KARŞINIZDA…


 



 

Hayatında bu güne kadar ne kadar müsait zamanı olduysa çoğunu müzik için kullanmış,Burak Kırmızıtuna. Dinleyerek,beste yaparak,söz yazarak,şarkı söyleyerek ve dans ederek.profesyonel müzik yaşantısına ise geçen yıl ‘’MELTEM TAŞKIRAN’’dan şan dersleri alarak başlamış. O süreçten bu güne kadar müzik hayatına bir albüm ve bir klip sığdırmış.

 

Bebekliğinde gözyaşlarını susturan tek ilaç radyoda yayınlanan TRT yurttan sesler korosunun programı olmuş müzik ve dans ile büyümüş bir adam.

 

Teyp kasetlerine o zamanın popüler parçalarını kaydedip arşivleyen,onları ezberleyip söyleyen bir çocukluk geçirmiş.

TV showlarında da dans etmiş birisi. Amatör video clip çekimleri yapmış,kamera arkasına da ilgisi bulunuyor genç sanatçının…

 

Ve yıllar sonra bir çok tesadüfün bir araya gelmesiyle hayatındaki en büyük hayalini gerçekleştirme fırsatı yakalamış.

Onu bize tanıtacak bir albüm yapmış,bir çok ünlü isim ona destek olmuş,bu günlere taşımış....

Duygusal , melankolik , hümanist , popülaritesini doğruluğa kullanmak isteyen o ; Burak Kırmızıtuna.

 

‘’Her sanat eseri yaşanmış bir heyecanın duygusal karşılığıdır;aynen benim müzik albümümde olduğu gibi.Sanat ekmek peşinde koşarsa alçalır çünkü ödün vermeler başlar,yolu şaşar.Bir ifadenin güvenli oluşu konuşmacının düşüncesine nasıl kanatlar takarsa müzikte duyguya öyle anlamlar katar.
Yaptığım müziğe gelince; erkeklerin kalbini alevlendirmeli, kadınların ise gözünü yaşartmalıdır,...

insana has duyguları körükleyebileceksem ne mutlu bana. Biliyorum ki;DUYGUSUZLUK, YETENEKLERİ UYKUDA BIRAKIR,KÖRELTİR. Müziğin, vahşi hayvanları yatıştıracak, kayaları yumuşatacak ve yüzyıllık çınarları eğecek bir çekiciliği vardır ve müzik; insanın ruhunu dalgalandıran, okşayan ve ona ince zevkler tattıran, üstün bir san’attır. Müziğimi insanlık ve dünya için kullanmama fırsat veren ve verecek herkese şükranlarımı,sevgi ve saygılarımı sunuyorum.’’diyor Burak Kırmızıtuna…Bizde müzik dünyasına HOŞGELDİN diyoruz…
                                                                                                    Gazeteci BektaşTürk   
   





BURAK KIRMIZITUNA VİDEOLARI İÇİN TIKLA
                                                                                                                              
                                              

3 Mayıs 2013 Cuma

KARBONHİDRAT DİYETİ -yaz'a merhaba-

DİKKAT: Herhangi bir diyete başlamadan önce mutlaka doktorunuzun önereceği testleri yaptırın.Aşırı protein ve vitamin yüklemesinden kaçının.
 
Karbonhidrat Diyeti

Fazla kilolarımızı vermek veya kilomuzu muhafaza etmek, sadece aldığımız besinlerdeki karbonhidrat miktarını ayarlamakla mümkündür.

Yiyeceklerdeki kalori değerinin bu diyetle hiçbir ilgisi yoktur. Bünye ihtiyacı olan kaloriyi alır ve yakar. Ancak ihtiyaçtan fazla karbonhidrat lüzumsuz bir yağ tabakası halinde vücudumuzda kalır ve şişmanlamamıza sebep olur.

Örneğin bir parça et bol kalori ihtiva ettiği halde, karbonhidrat değeri bakımından sıfırdır. Yani istenilen miktarda yenilebilir. Buna karşılık, bir elma çok az kalori ihtiva etmesine rağmen karbonhidrat bakımından çok zengindir. Bu nedenle dikkatle yenmesi gereken bir besindir.

Bu Diyetin Faydaları Nelerdir?
Bu diyette aç kalmak bahis konusu olmadığı için rejim süresince vücudumuzun zayıf düşme ve sinir sistemimizin yıpranma ihtimali ortadan kalkmış olmaktadır.
Listemizde karbonhidrat değeri çok az olan bütün gıdalardan doyuncaya kadar her öğün yiyebilirsiniz. Yeter ki günde 40-60 karbonhidrat ünitesini geçmeyin. Nelerden ne miktarda yiyebileceğimizi göstermek üzere aşağıda görebileceğiniz gibi örnek günlük menüler hazırladık. Bu menüler sadece bir örnek olup, mutlaka aynen tatbik edilmesi şart değildir. Buna benzer bir menüyü listemizden seçeceğiniz ve günlük ünite değeri 40 ile 60 üniteyi geçmeyen, sevdiğiniz yiyeceklerle, kendiniz de yapabilirsiniz. Zaten bu diyetin temelinde esas olan aç kalmak ve dolayısıyla vücudumuzu vitamin, protein ve diğer besinleriden mahrum etmek yoktur. İştah kesici ilaçlarla veya hiçbir şey yemeyerek zayıflamanız sağlıklı olmayacaktır. Bütün hayatınız boyunca ilaç almayı veya aç kalmayı mı düşünüyorsunuz? Zayıflamak için bünyemizin ihtiyacı olan şeyleri almamazlık edemeyiz. Devamlı aç durarak sinir sistemimizi yıpratamayız. Doyuncaya kadar yiyecek fakat seçerek yiyeceğiz, daima tok ve sağlıklı olarak normal kilomuzda kalmayı başaracağız.

Şeker
Diyet süresince karbonhidrat değeri çok yüksek olan bu gıdadan kaçınmanız gerekmektedir. Örnek: 1 kesme şeker 12 ünite karbonhidrat ihtiva eder. Hiçbir şey yemesek dahi, günde 2'şer şekerli 3 bardak çay içmek diyetin bozulması için yeterlidir. Çünkü 3 bardak çayda 6 kesme şekeri kullanmış ve 6x12 ünite = 72 ünite karbonhidrat almış oluyoruz. (Şeker yerine sakarin tercih edebilirsiniz.)

Alkol
Bu diyette alkol alabilirsiniz. Tercihen damıtılma yoluyla elde edilmiş içkileri seçiniz. (Rakı, Votka, Cin, Konyak, Viski)

Hamurlar
Bilumum hamur işlerinden kaçınmalısınız. Bu besinlerin listemizde göreceğiniz gibi karbonhidrat değerleri çok yüksektir. Mecburiyet halinde çok ölçülü miktarlarda yemenizi tavsiye ederiz.
Et, balık, yumurta, peynir gibi gıdaları arzu ettiğiniz kadar rahatça yiyebilirsiniz. (Yağlı et dahil)
Not: Bu diyeti uygulayacak olanların herhangi bir hastalıktan şikayetçi olmamaları veya tedavi altında bulunmamaları gerekmektedir. Bu gibi hallerde bir hekime danışılması gereklidir.

Ünite
Besinlerin ihtiva ettikleri karbonhidrat miktarı için kullandığımız ölçü birimidir.




Porsiyon Ünite



Mezeler






Ançuez 100 gr 1




Ringa Füme 100 gr 1




Balık Yumurtası 100 gr 1




Salam, Jambon, Sosis 100 gr 1




Pastırma (Çiğ) 100 gr 1




Turşular 100 gr 6




Beyaz Peynir 100 gr 1




Rus Salatası 100 gr 8




Fava 100 gr 47




Kuru Fasülye 100 gr 52




Sardalya (Z.Yağında) 3 Adet 0




Midye Tava 8 Adet 10




Yumurta Katı 1 Adet 0




Patates Cips 10 Adet 10




Domates (Orta boy) 1 Adet 6




Ton Balığı (Z.Yağında) 1 Porsiyon 0




Marul 4 Yaprak 2




Hardal 1 Tatlı Kaşığı 2




Çiroz 100 gr 1




Lakerda 100 gr 1




Havyar 100 gr 1




Ciğer Ezme 100 gr 3




Sucuk (Çiğ) 100 gr 1




Patlıcan Salata 100 gr 6




Kaşar Peyniri 100 gr 1




Tarama 100 gr 10




Barbunya Fasülye 100 gr 45




Yoğurt 250 gr 12




Midye Dolma 2 Adet 4




Midye Haşlama 8 Adet 1




Yeşil Zeytin 10 Adet 2




Kızarmış Patates 10 Adet 20




Salatalık (Orta boy) 1 Adet 4




Ton Balığı Sebzeli 1 Porsiyon 3




Mayonez 1 Y.Kaşığı 1












Çorbalar






Tavuk Suyu Sade 1 Porsiyon 0




Konsome 1 Porsiyon 0




Et Suyu Sade 1 Porsiyon 0




Mantar Çorbası 1 Porsiyon 15




Kereviz Çorbası 1 Porsiyon 16




İşkembe Çorbası 1 Porsiyon 10




Sebze Çorbası 1 Porsiyon 12




Tarhana Çorbası 1 Porsiyon 17




Domates Çorbası 1 Porsiyon 16




Kuşkonmaz Çorbası 1 Porsiyon 16




Paça Çorbası 1 Porsiyon 12




Şehriye Çorbası 1 Porsiyon 17




Mercimek Çorbası 1 Porsiyon 18




Bezelye Çorbası 1 Porsiyon 20




*Sade unsuz hazırlanmış et sularını tercih ediniz.











Balıklar






Barbunya Izgara 250 gr 0




Barbunya Tava 250 gr 12




Çipura 250 gr 0




Dil Izgara 250 gr 0




Dil Tava 250 gr 12




Istakoz (Haşlanmış) 1 Porsiyon 0




Istakoz Kokteyli 1 Porsiyon 1




İstiridye (Çiğ) 6 Adet 4




Kalamar Tava 1 Porsiyon 10




Kalkan Tava 250 gr 12




Karides (Haşlanmış) 6 Adet 0




Karides Kokteyl 1 Porsiyon 1




Karides Tava 6 Adet 8




Kefal Izgara 250 gr 0




Kefal Tava 250 gr 12




Kılıç Izgara 250 gr 0




Levrek Izgara 250 gr 0




Midye Haşlama 8 Adet 1




Midye Tava 8 Adet 10




Sardalya, Hamsi Tava 250 gr 15




Tranca Izgara 250 gr 0




*Balıkları rahatça yiyebilirsiniz.





Izgara ve haşlamaları tercih ediniz.













ETLER (Porsiyon 150-200 gr)





Dana Etleri






Biftek 1 Porsiyon 0




Bonfile Izgara 1 Porsiyon 0




Böbrek Sote 1 Porsiyon 1




Ciğer Izgara 1 Porsiyon 3




Ciğer Tava 1 Porsiyon 6




Hamburger (Ekmeksiz) 1 Porsiyon 1




Köfte Izgara 1 Porsiyon 1




Köfte Tava 1 Porsiyon 8




Kuşbaşı Sade 1 Porsiyon 1




Kuşbaşı Sebzeli 1 Porsiyon 6




Pirzola Izgara 1 Porsiyon 0




Şinitzel Pane 1 Porsiyon 12




Şiş Izgara 1 Porsiyon 0




Yürek Izgara 1 Porsiyon 1












Kuzu ve Koyun Etleri






Böbrek Izgara 1 Porsiyon 1




But-Kol Izgara 1 Porsiyon 0




Ciğer Izgara 1 Porsiyon 1




Döner Pideli 1 Porsiyon 25




Döner Pideli Domatesli 1 Porsiyon 28




Döner Pideli Yoğurtlu 1 Porsiyon 27




Döner Sade 1 Porsiyon 0




Kelle 1 Porsiyon 0




Köfte Izgara 1 Porsiyon 3




Pirzola Izgara 1 Porsiyon 0




Pirzola Pane 1 Porsiyon 10




Şiş Izgara 1 Porsiyon 0




Yürek Izgara 1 Porsiyon 1












Domuz Etleri






Bonfile Izgara 1 Porsiyon 0




But-Kol Izgara 1 Porsiyon 0




Kuşbaşı Sade 1 Porsiyon 1




Kuşbaşı Sebzeli 1 Porsiyon 6




Pirzola Izgara 1 Porsiyon 0




Şinitzel Pane 1 Porsiyon 12












Tavuk Etleri (Porsiyon 300-500 gr)





Haşlanmış 1 Porsiyon 0




Tavada 1 Porsiyon 8




Izgara 1 Porsiyon 0




Hindi Izgara 1 Porsiyon 0












Av Etleri (Porsiyon 300-500 gr)





Ördek 1 Porsiyon 0




Lökoşe 1 Porsiyon 0




Yabani Domuz 1 Porsiyon 0




Muhtelik Kç.Kuşlar 1 Porsiyon 0




Keklik 1 Porsiyon 0




Tavşan 1 Porsiyon 0




Geyik 1 Porsiyon 0




*Bu etler pişmiş olarak değerlendirilmiştir.













Şarküteri






Sosisler 100 gr 1




Salamlar 100 gr 1




Jambon 100 gr 1




Pastırma 100 gr 1




Bacon 100 gr 1




Dil 100 gr 1




Sucuk 100 gr 1




Ciğer Ezmesi 100 gr 3




Beyin Tavası 100 gr 10




Beyin Haşlaması 100 gr 1












SEBZELER (Porsiyon 150-200 gr)





Haşlama veya Zeytinyağlı





Bamya 1 Porsiyon 10




Dolmalık Taze Biber 1 Adet 4




Enginar 1 Adet 6




Havuç 1 Porsiyon 9




Ispanak Kıymalı 1 Porsiyon 6




Ispanak Pirinçli 1 Porsiyon 20




Ispanak Püresi 1 Porsiyon 8




Kabak 1 Porsiyon 4




Karnabahar 1 Porsiyon 6




Kereviz 1 Porsiyon 6




Kuşkonmaz 1 Porsiyon 5




Lahana Dolması Etli 1 Porsiyon 8




Lahana Dolması Z.Yağlı 1 Porsiyon 18




Lahana Salatası 1 Porsiyon 7




Mantar Sote 1 Porsiyon 7




Mısır 1 Porsiyon 18




Patlıcan 1 Adet 4




Pırasa 1 Porsiyon 8




Taze Bezelye 1 Porsiyon 20




Taze Fasülye 1 Porsiyon 7




*Sebze porsiyonlarınızı uygun olarak ayarlayınız.
Aşırısı tavsiye edilmez.










Çiğ ve Salata






Salatalık Orta Boy 1 Adet 4




Marul Orta Boy 1 Adet 8




Kırmızı Turp 4 Adet 2




Taze Soğan 1 Adet 1




Lahana 100 gr 7




Havuç Orta Boy 1 Adet 4




Yeşil Biber 1 Adet 3




Kuru Soğan 1 Adet 10




Domates Orta Boy 1 Adet 6




Maydanoz 10 gr 2












Patatesler






Haşlama Orta Boy 1 Adet 20




Parmak Patates 10 Adet 24




Sütlü Püre 150 gr 30




Cips 10 Adet 10












Kuru Baklagiller






Mercimek 100 gr 48




Bakla 100 gr 47




Nohut 100 gr 50




Bezelye 100 gr 45




Fasülye 100 gr 52




Pirinç 100 gr 20




*Kesinlikle tavsiye etmiyoruz. Ancak çok ölçülü miktarlarda alınmalı.










Meyveler






Ananas 100 gr 19




Karpuz 500 gr 20




Kavun 500 gr 18




Kiraz 100 gr 8




Çilek 100 gr 8




Kayısı 1 Adet 5




Elma Orta Boy 1 Adet 16




Taze İncir 1 Adet 4




Mandalina 1 Adet 9




Şeftali 1 Adet 12




Limon Orta Boy 1 Adet 6




Taze Üzüm 250 gr 22




Yeşil Erik 100 gr 6




Tatlı Erik 1 Adet 4




Hurma 100 gr 70




Muz 1 Adet 22




Armut Orta Boy 1 Adet 18




Greyfurt 1 Adet 16




Portakal 1 Adet 17




*Meyveleri de ölçülü yemelisiniz.













Kuru Yemişler






Badem 100 gr 24




Fındık 50 gr 13




Leblebi 50 gr 16




Kestane 50 gr 35




Ceviz 50 gr 10




Fıstık 50 gr 12




Kuru Üzüm 50 gr 38




Kuru Kayısı 1 Adet 6




Kuru İncir 1 Adet 6




Kuru Erik 1 Adet 5




Patlamış Mısır 50 gr 10












Ekmekler - Hamurlar - Tatlılar





Francala Ekmek 500 gr 220




1 Dilim Francala Ekmek 20 gr 11




Köy Ekmeği 500 gr 250




1 Dilim Köy Ekmeği 20 gr 12




Kızarmış Ekmek 20 gr 8




Un 250 gr 90




Un 1 Tatlı Kaşığı 5




Bisküvi 1 Adet 4




Pilav 100 gr 20




Makarna 100 gr 35




Muhtelif Börekler 100 gr 65




Sandviç 50 gr 25




Simit 1 Adet 25




Kesme Şeker 1 Adet 12




Çikolatalı Pastalar 1 Porsiyon 65




Sade Pastalar 1 Porsiyon 30




Kremalı Pastalar 1 Porsiyon 62




Meyveli Pastalar 1 Porsiyon 50




Krem Karamel 1 Porsiyon 26




Karameller 100 gr 68




Baklava - Kadayıf 100 gr 70




Muhallebi - Keşkül 1 Porsiyon 30




Bitter Çikolata 100 gr 24




Sütlü Çikolata 100 gr 55




Bal 1 Tatlı Kaşığı 16




Reçeller 1 Tatlı Kaşığı 14




Dondurma 1 Porsiyon 20




Bon Bon 100 gr 72












Yumurtalar






Omlet 2 Adet 1




Haşlanmış Rafadan 1 Adet 0




Haşlanmış Katı 1 Adet 0




Pastırmalı 2 Adet 1




Sahanda 1 Adet 0




Sebzeli Omlet 2 Adet 5




Jambonlu 2 Adet 1




Sucuklu 2 Adet 1












Süt ve Süt Mamulleri






İnek Sütü 1 Litre 24




Keçi Sütü 1 Litre 52




Ayran 1 Litre 20




Krem Şanti 1 Y.Kaşığı 1




Yoğurt 250 gr 12




Kaymak 1 Y.Kaşığı 1




Milk Shake 1 Bardak 28




Kondanse Süt 1 Tatlı Kaşığı 8




Kakaolu Süt 1 Bardak 25




Ovomaltin 1 Bardak 30












Peynirler






Beyaz Peynir 100 gr 1




Kaşar 100 gr 1




Rokfor 100 gr 1




Parmesan 100 gr 2




Tuzsuz Tulum 100 gr 1




Gravyer 100 gr 1




Kamamber 100 gr 1




Swiss 100 gr 1












Yağlar






Tereyağı 50 gr 0




Margarinler 50 gr 0




Zeytinyağı 50 gr 0




Çiçek Yağı 50 gr 0




Sirke 1 Y.Kaşığı 1




Ketçap 1 Y.Kaşığı 4




Mayonez 1 Y.Kaşığı 1












Meyve Suları (Saf)






Greyfurt 1/8 Litre 12




Domates 1/8 Litre 5




Üzüm 1/8 Litre 21




Vişne 1/8 Litre 17




Çilek 1/8 Litre 12




Mandalina 1/8 Litre 12




Portakal 1/8 Litre 14




Elma 1/8 Litre 16




Şeftali 1/8 Litre 15




Kayısı 1/8 Litre 17




Armut 1/8 Litre 18




Şerbetler 1/8 Litre 30




Kola Cinsi 1/4 Litre 23




Gazoz Cinsi 1/4 Litre 21




Soda 1/4 Litre 0




Limon 1 Tatlı Kaşığı 1




Su 1/2 Litre 0




Kahve (Şekersiz) 1/8 Litre 0




Çay (Şekersiz) 1/8 Litre 0




Çay + 1 Kesme Şeker 1/4 Litre 12




*Meyve sularını, ölçüye dikkat ederek,
tercihen kahvaltıdan önce içmelisiniz.










Alkol






Kırmızı Sek Şarap 1/4 Litre 2




Beyaz Sek Şarap 1/4 Litre 2




Tatlı Şaraplar 1/4 Litre 10




Roze Şarap 1/4 Litre 3




Şampanya Sek 1/4 Litre 2




Tatlı Şampanya 1/4 Litre 12




Bira 1/4 Litre 12




Pernod Rakısı 1/16 Litre 6




Cin 1/16 Litre 0




Konyak 1/16 Litre 0




Likörler 1/16 Litre 10




Tatlı Vermut 1/8 Litre 10




Rakı 1/16 Litre 0




Viski 1/16 Litre 0




Votka 1/16 Litre 0




Rom Sek 1/16 Litre 0




Martini Dry Sek 1/8 Litre 1






BURAK KIRMIZITUNA VİDEOLARI İÇİN TIKLA